Hadi kalk yerinden, beklemek, ertelemek, geçiştirmek yok. Harekete geçmemek, günlük hayatımızda gündelik işlerimizde ne kadar çok yaptığımız hatadır değil mi? Bunu “sonra” kelimesi ile ki, yapmamanın vazgeçilmezleri arasındadır ne çok sonra deriz değil mi? Sonralar daha sonraları getirir ve yapmamakla sonuçlanır. Yaşamımıza dair değişim ve gelişimimiz için önce iyi şeyler düşünür, doğru kararlar alır, hatta planlarız ama iş harekete geçmek kısmına geldiğinde “Dur” diye bir ses yükselir içimizden, biz de dururuz.
Bir önceki yazımda değindiğim o korunaklı alan, yani “Konfor alanımız dan” çıkamayız. Alışkanlıklarımıza devam etmek daha basit ve elbette kolay olanıdır, rutini yaşamak…Örneğin her akşam aynı koltukta televizyon seyretmek, arabamızı hep aynı yere park etmek, yeni arkadaşlıklar edinmeye korkarak var olanlarla ki, bunlar içinde bize zarar verenler de dahil devam ederiz alışkanlıklara. Bu güvenli olandır, çünkü risk yoktur bir şey kazanmamış olsak bile kaybetmiyoruzdur. En azından biz öyle sanırız. Aslında kaybettiğimiz şey çok nettir “YAŞAMIMIZ”. Değiştirmek ve geliştirmek adına cesaretsizliğimiz. Bize çok ama çok şey kaybettirir ama biz korkmaya devam ederiz. Halbuki bir harekete geçebilsek bize “dur” diyen o sese artık “sen dur” diye bilsek hedeflediğimiz her şey ama her şeye ulaşmak mümkün. Harekete geçmeden bir iş bulmak ya da istediğimiz işi yapmak, harekete geçmeden yeni dostluklar edinmek, harekete geçmeden kilo vermek ve bunun gibi birçok amacı gerçekleştirmek mümkün mü? Elbette, hayır! Tek çözüm bize “dur” diyen o sesi susturmak ve başlamak. Harekete geçmeden zincirlerimizden kurtulamayız, hep söylüyorum ertelemek vazgeçmektir vazgeçmek de kaybetmek. Bazen harekete geçmeye korkarız, nasıl olsa olmayacak diye düşünürüz. Aslında durağanlığımıza kılıf olacak bahaneler üretiriz. Lütfen, bunu yapma! Koçluk çalışmalarım da danışanlarıma söylediğim en önemli şey; Hedefimiz için “hareket planımıza” sadakat şart. Hareket yoksa sonuç yok, çok net.
Peki nasıl harekete geçeceğiz? Önceki yazılarımda ne paylaşmıştık, hedefimizi belirliyoruz hedefimiz doğrultusunda planımızı oluşturuyoruz. Buraya kadar kolay, şimdi nedir hareket planımız? Başlama tarihi belirleme! Hemen şu an başla. Hani hep duyarız ya doğru zaman şu andır diye, inan ki bu, çok doğru. Her belirlenen ve sonraya ertelenen tarih, kısa süreli bir rahatlık sağlarken arkasından yine ertelemeyi, bu da beraberinde vazgeçmeyi getirecektir. Küçük egzersizlerle kendini sınayabilir, hem de ön hazırlık yapabilirsin. Mesela aklına birini aramak geldi, bir konu ile ilgili. Sen sonra dedin, hayır hemen onu ara, konforunu boz, akabinde ertelemeyip ve harekete geçtiğin için kendini kutla. Günlük yürüyüşünü bugün yapmadın, kalk ve tamamla. İnan yapmak seni çok daha mutlu edip, özsaygını besleyecek. Ya da büyük bir iştahla aldığın ama birkaç sayfasından sonra okumayı bıraktığın o kitaba devam et. Hadi hadi lütfen küçük hedefler için bile olsa başlangıç yap kalk ve harekete geç bu kadar basit. Bu küçük adımlar ki başarıdır hepsi seni büyük hedeflerin doğrultusunda motive edecekler, inan.
Bir danışanım iyi gelir getiren işinde çok da mutlu değildi; sorumlulukları gereği işini de bırakamazdı ama onu mutlu eden başka bir şey yapmak istiyordu. Başarılı öğrencilik yıllarının sonunda Mimarlık fakültesini bitirmiştir. Ailesini de mutlu eden harika bir seçimdi bu. İyi bir mimardı ve iyi kazanıyordu aslında. Çizimi gerçekten çok iyiydi ta ortaokul yıllarından beri inanılmaz kıyafetler çiziyor, bir gün kendini Milano’nun önde gelen Türk modacıları arasında görüyordu. O çizimler, o zaman çevresi tarafından çok da dikkate alınmamış ve meslek seçimi de elbette o yönde olmamıştı ama o çizmeye devam etti. Hatta çocuklarının çoğu kıyafetlerini kendi tasarlayıp, diktiriyordu. İçindeki bu aşkın alevi hiç sönmemiş; yıllar ilerledikçe kendi işinde de tatminsizlik ve mutsuzluk yaşamaya başlamıştı. Onunla birlikte süreci planladık; İşini şimdilik bırakmayacaktı ama bir butik açacak ve orada tasarımlarını satabilecekti. Çok güvendiği bir arkadaşının da desteğiyle tasarımlarını hayata geçirmek için önce 1 sonra 2 terzi ile çıktı yola. İşyerine çok yakın, küçük bir dükkan açtı. Her akşam iş çıkışı onu en çok mutlu eden şeyi yapıyor dükkanına gidip müşterilerinin siparişleri ile ilgileniyor. Yıllarca hem çok üzgün hem de umutsuz zamanlar geçirdikten sonra hedefine ulaşmanın hiçte gözünde büyüttüğü kadar zor olmadığını görmüş oldu. Sadece harekete geçerek hepsi bu.
Sen de yapacaksın unutma! Hedefin her ne olursa olsun harekete geçmek için bekleme.
Unutma!
YAŞAM SENSİN VE KOŞULSUZ KENDİNİ SEVMELİSİN!
Randevu İçin
