Sevgili arkadaşım, şimdi ben sana desem ki, evin kaç odalı? Ve odalarında hangi eşyalar var? Ben bir komşuyu çağırayım, o anlatsın der misin? Hayır, evini senden iyi kimse bilemez, peki niye seni, senden iyi başkası anlatsın ki. Şimdi bunun farkındalığını ne olursun oluştur. Şu anda sen kendine yabancı mısın? Ya da şu ana dek başkalarının sana yakıştırdığı ya da tanımladığı cümlelerle mi kendini tarif ediyorsun? İşte bu ayrımı net görebilmek için, senden ufak bir ricam olacak:
Şöyle bir A4 kağıdına kendine bir mektup yazman. Evet yanlış duymadın. Lütfen kendine bir mektup yaz, kendime mektubumdur koy adını da. Ve yazdıktan sonra da onu dingin bir kafayla kimsenin olmadığı bir ortamda, mümkünse yüksek sesle oku. Ha bu mektubu cesurca yazmanı rica ediyorum, korkmadan. Yani nasıl biriyim ben? Olumlu taraflarım, olumsuz taraflarım, pişmanlıklarım, keşkelerim, yapmak istediklerim, kendime dahi itiraf edemediğin her şeyi dök, o mektuba olur mu? O mektubu okuduktan sonra ne olacak biliyor musun? Hoş geldin kendine olacak, evet kendinle tanışacaksın. Bu, benim defalarca deneyip çok olumlu sonuçlar aldığım bir metot, inan ki. Kendinle tanışma. Bir bakacaksın aslında sen, öyle herkesin hem de yakın çevrendekiler dahi, tarif ettiği gibi biri değilsin. Benzer taraftar olabilir ama apayrı yönlerini keşfedeceksin. İnkar ettiğin, yadsıdığın, hatta kendine yakıştırmaktan bile hicap duyduğun şeyler. Niye? İşte bunun için biraz daha geriye dönmek gerekiyor galiba. Bize ne söylenirse biz onu kabul ederek büyüdük belki ve büyüdükten sonra da onlar bizim bir parçamız oldu ve biz öyle yaşadık. Aslında bize yakıştırılan ve bizi tanımlayan o cümleler, biz den beklenilen şeylerdi. Biz de görmek istedikleri şeylerdi, bunu bazen annemiz, bazen babamız, bazen eşimiz ve çocuğumuz yakın çevremiz yaptı ve hala yapıyor olabilir. Yani onlar benim nasıl olmamı istiyorlarsa aslında beni öyle tanımıyorlar. Peki biz o muyuz? İşte bu mektupla bunlarla yüzleşeceğiz, kendimizle tanışacağız ve bunu lütfen cesurca yap olur mu? Bu çok önemli bir farkındalık olacak ve inan ki yaşamın, o dakikadan sonra yaşayış şeklin, bakış açını çok değişecek. Bir kere daha cesur olacaksın. Çünkü, yaşamda ulaşmak istediğin küçük ya da büyük hedeflerin var, değişme arzusundasın, geliştirme arzusundasın kendini, hepimiz böyleyiz, niçin bulunduğumuz yerde çakılıp kalalım. Kendimize bir şeyler katmak ve her günümüzü üzerine ekleyerek yaşam yolculuğumuza devam etmek, ettirmek arzusundayız. Ama bu değişimle mümkün, bu kendimizi geliştirmemizle mümkün, bu yaşam yolculuğumuzda ki engelleri birer birer ortadan kaldırmamızla mümkün.
İşte o engellerden biri de kendini tanımamak. Eğer bugün o mektubu yazarak ve kendimize hoş geldin diyerek kendimizi tanırsak, şu olacak: O vücudumuza yapıştırılan bütün etiketleri sökeceğiz artık, ben bu değilim, ben bu değilim, ben bu değilim ve kendimizi nasıl tanımladıysak artık etiketlerimizi kendimiz koyacağız. Biz kim olduğumuzu bileceğiz, bize yakıştırılan şeylerin aslında biz olmadığımızı belki de fark edeceğiz. Şimdi şöyle bir şey yaşamıştım: Bundan yıllar önce bir tanıdığımla; ben aslında şu çılgın danslardan birini yapmayı çok istiyorum. Onun çılgın diye tabir ettiği zumba, işte ama galiba ancak vals yapabilirim. Niye? Çünkü annem bile çok şaşırır benden o dans beklemez. Evet küçükken çok uslu bir çocuk olarak yetiştirilmiş ve bir küçük hanımefendi olarak büyümüş ve hakikaten de ağırbaşlı bir arkadaşım. Ama içinde neler var biliyor musunuz? Aslında her türlü cesareti gösterebilecek ve yapmak istediklerini yapabilecek bir potansiyel. Ama ona bu yakıştırılmamış. Ve o, bunu zamanla gerçek diye kabul etmiş. Kendi kişiliğinin bir parçasıymış gibi.
Sevgili arkadaşım; seni senden iyi kimse tanıyamaz ve yaşamda en büyük engelin sadece kendin olabilirsin başkaları olamaz. Ve yaşam yolculuğunun su gibi akması için, hedeflerine ulaşman için, önce ama önce kendini çok iyi tanıman gerekiyor ve bugüne dek sana yakıştırılan bütün tanımları ve yapıştırılan o etiketleri bir daha gözden geçirip sana uymayanları söküp atman, bunu yapabilirsin. Yaptığında kendini çok daha hafiflemiş, çok daha güvenli ve yaşam yolculuğunda çok daha motivasyon dolu hissedeceksin, bundan hiç şüphen olmasın.
Randevu İçin