AFFETMEK Mİ? BOŞ VERMEK Mİ?

Hani şu meşhur patates küfesi hikayesi vardır bilir misiniz? Düne dair yapılan kötülükleri unutmamak ve onu yapanları da her biri için birer patatesi o kefenin içine koyup şöyle sırtımıza o küfeyi almak ve yaşamımızı o küfe ile tamamlamak, ne kadar zor, ne kadar yorucu değil mi? Peki o küfeyi sırtından indirmek istiyor musun?

Bunun için affetmek mi gerekir yoksa boş vermek mi?

İşte bugünkü yazımız bunun üzerine olacak.

Sevgili arkadaşım, yaşamımızda düne dair, hepimizin acıları, üzüntüleri, başarısızlıkları ya da unutamadığımız bunlara sebep olan kişiler var. Peki biz hala bugün, o kişilerle ve onların neden olduğu bu olaylarla beraber yaşamamızı sürdürüyor ve bunları da geleceğe taşımakta ısrarcı mı oluyoruz? Böyle bir yaşam yolculuğunun, çok da sıhhatli, başarı ve mutluluk getirecek olması pek mümkün gözükmüyor. Peki ne yapmamız gerekiyor? O küfeyi sırtımızdan indirmekten başka çaremiz var mı sence? Belki diyeceksin ki bu o kadar da kolay mı? Elbette ki değil, ama onunla yolculuğuna devam etmek o kadar kolay mı? Ya da sana ne faydası var.

Şöyle Örnekliyim: Ecza dolabımızda kullanım tarihi geçen ilaçların hepsini çöpe atıyoruz değil mi? Yani kalkıp başka bir dolaba nakil etmiyoruz, bir gün kullanırım diye. Artık bana hiçbir fayda getirmeyeceğini, aksine onları kullanma yanlışında bulunursam bana ciddi anlamda zarar vereceğini de biliyoruz. Peki, düne dair bu kadar son kullanım tarihi geçmiş kişileri ve onların faili olduğu olayları niçin hala yaşamımızda barındırıp kendimize zarar veriyoruz. Bugünümüzü etkiliyorlar ve muhtemelen yarınlarımızı da etkileyecekler. Ama lütfen suçlu arama. Bunun tek sebebi biziz, biz izin veriyoruz.

İşte istiyorum ki, bugün bu farkındalığı yaşa ve düne dair tüm olumsuzlukları ve onların faillerini yaşamından çıkar, olur mu? Şimdi bu noktada hep şunla karşılaşıyorum soru olarak: Affetmem mi gerekiyor? Hayır böyle bir zorunluluğun yok. Benim çok da sevdiğim bir kavram değil işin açıkçası bu. Hani affetmek beni hafifletir, affedersem arkamda bırakmayı bilirim. Belki başkalarında işe yarıyor dur ama ben, genellikle danışanlarım da eğer düne dair unutamadıkları olaylar ve kişiler varsa onları yarına taşımamaları için boş vermeyi tavsiye ediyorum. Bunun üzerine çalışmalar gerçekleştiriyorum. Aslında çok da olumlu sonuçlarını aldım. O yüzden sana boş verme seçeneğini sunuyorum. Boş vermek yaşamı boş vermek, unutup yani hiç yaşanmamış gibi olayları öylesine hayatıma devam etmek anlamında değil, sakın böyle algılama. Onlara hak ettikleri sıfatı vermek, koskoca bir boşluğu, boşluğa göndermek. Çünkü dün yaşamını işgal ettiler, evet sende izler bıraktılar doğru, ama hatırlar mısın? Daha önceki yaşam koçluğu yazılarımda ne demiştim?

Hayatımızda ne yaşarsak yaşayalım, en acı yaşadığımız olaylar en büyük tecrübelerimdir, bugünkü beni oluşturdular. Bugün eğer ayakları yere sağlam basan biriysem, farkındalık yaşıyorsam, kişisel gelişimime hizmet için işte dinliyor, okuyorsam ve yaşamımda uygulamaya çalışıyorsam, o dün yaşadıklarıma borçluyum bunu. Senin, onları lanetlemenin hiçbir anlamı yok. Ne Yaşamış olursak olalım, büyüklüğü ne olursa olsun yapacak bir şey var mı? Onlarla beraber yani o patates küfesi ile beraber yaşamaya devam etmek de, senin tercihin olacak.

Yeter şu ana kadar izin verdim ve beni ciddi anlamda engellediğini gördüm, sırf o prangalarla bağlı olduğum için hareket edemiyorum, hedeflediğim hiçbir şeye ulaşamıyorum, değişimleri mi gerçekleştiremiyorum. Çünkü unutamıyorum diyorsan, boş vermek zorundasın. Onlara yakıştıracağın en son sıfat bu olmalı, boş veriyorum. Evet yaşadım, bugünkü benim oluşmasına hizmet ettiler ama işleri bitti, onları koskoca bir boşluğa göndererek yaşamından ebediyen çıkarıyorum. İnan ki şu boş vermenin sende yaratacağı hafiflemeye inanamayacaksın, o küfeyi sırtından çıkararak bedenen ve o küfenin içindekileri boş vererek, ruhen, zihnen nasıl hafifleyeceğini ve daha berrak önünü görebileceğini fark edeceksin. Bunu keşke daha önce yapmış olsaydım diyeceksin.

Ama bizim kişisel gelişimizde keşke lere hiç yer yok, demek ki doğru zaman şimdiymiş. Şimdi o küfeyi indirmek ve boş vermek vaktiymiş.

Ben istiyorum ki, bugünkü yaşam koçluğu yazımız, bunun farkındalığını sende oluştursun olur mu sevgili arkadaşım?

Boş vermek yaşamı boş vermek, gelişi güzel yaşamak değil, dünü boş vermek, dünün artık bana, bu günüme ve geleceğime etki etmesine, yönlendirmesine ya da engel teşkil etmesine izin vermiyorum demek ve düne dair tüm acıları ve bu olayların faillerini boşluğa göndererek onlara son sıfatımızı hediye etmek. “Seni, sizi, boş veriyorum”.

Randevu İçin