DAHA BAŞARILI OLMAYI BEN DE İSTİYORUM!

İnanın, her öğrenci başarılı olmak ister. İstemekle gerçekleştirmek arasındaki süreç zordur onlar için çoğu zaman. Neyi, nasıl ve ne zaman yapacağı konusunda bocalamak, bir düzene oturtamamak. Bir program oluştursalar bile ona sadık kalamazlar, ufak bir tökezlemede vazgeçebilirler. Ebeveynler akademik başarı konusunda çoğu zaman çocuklarını isteksiz buluyorlar; hedefi yok, hiç çalışmıyor, o kadar ders çalışıyor, çalıştırıyorum ders  aldırıyorum ama nafile gibi birçok cümle ile yakınıyorlar. Bu teşhisleri çocuklarının tutumlarına göre koyuyorlar. Haklılık paylarının olduğu yerler vardır elbette, ancak bakış açımızı değiştirmezsek kısır döngü yaşar ve hep aynı sonuçları alırız. Öncelikle akademik süreç adeta bir maraton, bu uzun soluklu süreci daha sağlıklı yaşamak için istikrar, başarının anahtarı. 

Televizyonda uzun parkur koşu yarışlarına hiç denk geldiniz mi? Atletizm alanında atletler start çizgisinden çıkıyorlar, finish çizgisine varıyorlar bir bakıyorsunuz startını en hızlı alanlar yarışın ortasında çok arkalarda kalırken çıkışı o denli hızlı olmayan ama parkur boyunca istikrarlı bir şekilde performansını arttıran atletler ipi göğüsleyenler oluyor. Demek ki önemli olan potansiyeli birden tüketmek değil istikrarlı kullanmak performansı bu istikrarla arttırarak hedefe ulaşmak. Akademik hayatı da bir koşu parkuru gibi değerlendirirsek plan ve istikrar ile hedefleri gerçekleştirmek ve başarıyı yakalamak kaçınılmaz olur. O koşu yarışını izleyen seyirci olarak hayal edin kendinizi, çocuğunuzu atletlerden biri. Start - finish arası desteğiniz; hadi hadi daha hızlı daha da hızlı mı, olmalı. Yoksa alkışlarınızla desteğinizi ona hissettirerek, performansını doğru kullanması yönünde mi? Eğer parkurun ortasında yarışı bırakmasını istemiyorsak elbette motivasyon yönlü olmalı, o potansiyelini biliyor ve performansını da finish çizgisine göre ayarladı. Çünkü hedefi belli, zorlamayın ve hedefine ulaşmasına engel olmayın. “Ben de başarılı olmak istiyorum elbette” diyor öğrenci danışanlarımın çoğu. “Ama, çok zorlanıyorum ve bırakıyorum. Başaramadıkça isteğim de azalıyor ve vazgeçiyorum.”

Bir gün bir danışanım başarısızlık duygusunu şöyle tarif etmişti; Her seferinde yeni bir deftere başlıyorum sayfa tertemiz ama işler istediğim gibi gitmeyince karalayıp bir tarafa atıyorum, sonra yenisi, bir süre sonra yenisi diye devam ediyor. Bir sürü başarısızlık dolu defter var hayatımda ve yeni bir tanesine daha başlamaya korkuyorum. İmgelemeler çocuğu anlamamızda ve doğru yönlendirmemizde inanılmaz yararlı oluyor. Öğrenciler içinde bulunduğu durumu bu denli güzel anlatınca,imge üzerinden çalışma yapmak ona da daha kolay geliyor.Akademik sürecini sürekli çöpe atılan defterlere benzeten bu danışanımla yeni ama sayfa sayısı çok daha fazla olan bir defterle yeni bir  başlangıç yapmaya karar verdik. Yakın ve uzak hedefleri olan yolculuğumuzu imgeleyen bu defter, bazen zorluklarla beraber istediğimiz gibi yazılamayacaktı belki, ama biz kararlılıkla yazmaya devam edecektik. Vazgeçmek kelimesini hiç kullanmayacaktık bu defterde, sadece kaldığımız yerden devam etme şartıyla akademik sürece yeni bir bakış açısı getirdik. Şimdi sizin çocuğunuz için de akademik hayatı boyunca yazmaya devam edeceği o defteri kullanma zamanı, istikrarla ve hedeflerine yönelik. Biz ebeveynler olarak çocuğumuzun her tökezlemesinde, o defteri çöpe atmasına İzin vermeyeceğiz. Yüreklendirerek yazmaya devam etmesi konusunda yanında olacağız. 

Daha önceki yazımda değindiğim gibi öğrencinin  potansiyeline uygun ders programını belirlemek ve  her gün fire vermeden uygulayıp,” 21 Günlük Öğrenci Başarı Takvimi” ne başarı olarak işlemek,  tekrar ve ne olursa olsun vazgeçmemek başarı yolculuğunda anahtar kelimeleri olacak öğrencinin unutmayın.

Bir önceki yazımda günlük ders çalışma programı örneği ve” 21 Günlük Öğrenci Başarı Takvimi” ne nasıl uygulanacağını işlemiştim, hatırlayabilirsiniz.

Unutmayın!

BAŞARISIZ ÇOCUK YOKTUR, POTANSİYELİ DOĞRU YÖNLENDİRİLMEMİŞ ÇOCUK VARDIR!

Randevu İçin